29 Mayıs 2014 Perşembe

Anne Karnında Bebeğe Müzik Dinletmek

0 yorum
Merhaba Sevgili Okurum;

Bir süredir yazamamanın acısıyla kıvranırken, bugün artık kararlı halimle oturdum bilgisayar başına.. Bu geçen sürede bir İstanbul molası verdik, annem ve babam Ankara'dan gelip gittiler, 3. evlilik yıl dönümümüzü kutladık, kızımızın ilk tekmelerini hissettik, Bulut bebeğin doğum haberini aldık derken işte yine yeniden buradayım.
20. hafta ultrason
20. Hafta Ultrason Resmi
Yandaki resim 20. haftamızdaki doktor kontrolünde çekildi. İlk defa bu kadar net ve önden bir fotoğraf yakalayabildi doktorumuz. Ağırlığı 350 gr olmuştu. 20. haftamızda tetanoz aşısının ilk dozunu vuruldum, 24. haftada 2. dozunu vurulacağım. Bağlı olduğunuz ilçe sağlık ocağı zaten aşı takibinizi yaparak sizi bilgilendiriyor, ama siz yine de doktorunuzla aşı takviminizi konuşun. Şimdi 23. Haftamızdayız. Gelecek hafta tekrar doktor kontrolümüz var. Bizde yine bir heyecan bir sabırsızlık :)
Uykusuzluk, bel ağrıları, ayak şişmeleri dışında her şey yolunda. Onlara da alıştım artık.
Plansız hamile kalmanın sıkıntılarını da yaşamıyor değilim aslında. Gerekli diş kontrollerimi hamilelik öncesi yaptırmadığım için şimdilerde diş problemleri yaşıyorum ve dişçinin de dediğine göre öldürmediği sürece maalesef dişe bir müdahalede bulunamıyorlarmış, benim ağrılar da şimdilik ölümcül değil :) Bel ağrılarımın nedeni ise normal kilomun üstündeyken hamile kalmış olmam. Neyse ki şimdiye kadar aşırı bir kilo artışım olmadı da oradan biraz dengeledim. Ama şimdi düşününce aslında hamilelik öncesi gerçekten insanın bazı konularda kendini hamileliğe hazırlaması gerekiyor.. Neyse ikinciye kısmet :)
17 Mayıs Cumartesi günü olağan şekilde koltukta oturmuş tv seyrederken karnımda birden bir hareket hissettim, sonra bir daha, bir daha.. Kızım artık fiziksel olarak da "ben burdayım" dedi ve tekmelerini ardı ardına savurmaya başladı. Babası da hemen elini koydu karnıma ve o da tekmelerden nasibini aldı. O kadar heyecanlandık ki.. O günden sonra gece gündüz demeden o tekmelerle yaşıyorum artık.. Babası da ne zaman elini karnıma koysa güm güm geliyor tekmeler. Tabi bu durumdan çok memnun Coşkun'cuğum :) Çünkü kızının varlığını hissettiğinde çok mutlu oluyor..

anne karnındaki bebeğe müzik dinletmek
Anne Karnındaki Bebeğe Şarkılar
18. haftamızda kızıma müzik dinletmeye başladım. Resimlerini gördüğünüz müzik CD'leri büyük kitapçılarda ya da internette satılıyor. Ben ikisini de aldım, içindeki parçaları telefonuma yükledim. Her gün olmasa da gün aşırı ya da haftada 2-3 kez ben tv seyrederken ve ya kitap okurken karnıma koyduğum kulaklıkla kızıma bu müzikleri dinletiyorum. Uzman doktorlara göre anne karnındaki bebek 17. haftasında sesleri rahim içindeki sıvının titreşimi olarak hissetmeye başlıyor. 19. haftasında dış sesleri algılamaya, 21. hafta itibariyle ise dış sesleri duymaya ve anlamlandırmaya başlıyor. Yapılan araştırmalara göre de bebek; anne karnında duymaya alıştığı sesleri doğduktan sonra da duyduğunda yadırgamıyor, kendini güvende hissediyor ve sakinleşiyor. Duymaktan en çok hoşlandıkları müzik türü ise kendilerini yormayan ve sakinleştiren klasik müzik. Benim aldığım müzik CD'lerinde de klasiklere yer verilmiş. Zaten cd kapağında da Dr. Kağan Kocatepe'nin tavsiyesi mevcut.

Anne karnında bebeğe müzik dinletmek
Anne Karnında Bebeğe Şarkılar 2
Ayrıca bebekler annenin dinlemekten mutlu olduğu müziklerden de hoşlanıyorlar. Çünkü anne sevdiği müziği dinlediğinde mutlu olarak seratonin hormonu salgılıyor. Bu da dolaylı olarak bebeğin de mutlu olmasını sağlıyor. Yani kısacası mutlu hamilelik=mutlu bebekler :)

Alışveriş listesi hazırlıklarım son sürat devam ediyor. Arkadaşlarımızın tecrübelerinden, internette okuduğum yorumlardan yola çıkarak, listeyi sürekli güncelliyorum. Birkaç ürünü aldım ama henüz elime ulaşmadı. Zaten aldığım tüm ürünleri, resimlerini, özelliklerini ve kullanım tecrübelerimi sizinle paylaşacağım. Ürünleri kullandıkça oluşan izlenim bence çok önemli, zaten bu blogdaki en önemli amacım da yeni anne-baba olacaklarla yaşanmış, denenmiş tecrübelerimi paylaşmak.
Haziran ayında mobilyalarını almayı düşünüyoruz. Mobilyalar için şimdilik kafamızda bir şeyler var ama görmeden kesin karar vermedik. Temmuz ayında da gerekli olan mobilya dışındaki diğer ihtiyaçlarını alacağız. Zaten giyecek türü şeyler hiç almıyorum, çünkü aileler zaten işin o kısmını severek hallediyorlar :) Son zamanlarda eksik bir şey kalırsa onları alacağız artık..


Bizimle ve sevgiyle kalın;

Burcu

2 Mayıs 2014 Cuma

Hamilelikte Gastroenterit

0 yorum
Merhaba;
Geçen hafta pazar günü çok kötü bir gün geçirdim, daha doğrusu geçirdik. Cumartesi akşam arkadaşlarımızla dışarı yemeğe çıktık. Biliyorsunuz hamileliğimin başlangıcından beri balık yiyemiyordum. Bir cesaret tekrar deneyeyim dedim. Nitekim rahatsız olmadan keyifle de yedim. Fakat gece yarısı bir huzursuzlukla uyandım, sonra da doğru düzgün bir daha uyuyamadım. Karnımda hafif bir ağrı, şişkinlik, nefes alamama gibi şikayetlerle sabahı ettim. Sabah uyandığımda biraz mide bulantım vardı. Şimdiye kadar mide bulantısı şikayetim hiç olmamıştı. "Eyvah benim de mide bulantılarım 18. hafta başlayacakmış meğer" dedim. Sonra Coşkun'la dışarı kahvaltıya gittik. Az biraz bir şey yedim ama kendimi tuvalete zor attım.
Sonrası malum, su içsem çıkardım ve dayanılmaz bir karın ağrısı başladı. Eve gelip yattım ama ne mümkün uyumak, karnımda bir bando takımı sesi kulakları tırmalıyor, ağrısı beynimi! Akşama doğru çok ağırlaşınca doktorumu aradık, kendisi acile başvurmamızı söyledi. Hastaneye yola çıkmadan önce de bir bardak nane limon içmiştim, hastanenin kapısına geldiğimizde onu da çok bekletmeden midemdeki esaretine son vererek özgürlüğüne kavuşturdum!
Gastroenterit 
Acil doktoru Gastroenterit (mide-barsak enfeksiyonu) olduğumu söyledi. Yani yediklerimden (büyük ihtimalle önceki akşam dışarıda yediğim yemekten) bir enfeksiyon kapmıştım. Hamile olduğum için de serumla ilaç veremeyeceğini, önce doktorumla konuşması gerektiğini söyledi ve doktorumu aradı. Doktorum acil doktoruna ağızdan alabileceğim ilaçları reçete ettirdi. Acil doktoru vücudumdaki su kaybını yerine koymak amacıyla ilaçsız serum (izotonik sodyum klorür) bağladı. Yarım saat serum aldıktan sonra eve geldik. Zor da olsa bir kase limonlu şehriye çorbası içtim ve uyudum. Ertesi sabah tüm sıkıntılarım geçmiş şekilde uyandım :) Doktorumun yazdığı reçete ilaçlarını da kullanmadım, çünkü o kadar ilacı kullanmak da pek içime sinmemişti. Biliyorum ki benim vücuduma aldığım her ilaç bebeğime direk ya da dolaylı olarak geçiyor. Bu nedenle olabildiğince ilaçsız atlatmaya çalışıyorum hastalıkları. Tabi ağır bir durum ve tehlike yoksa.
Eğer siz de hamilelik sürecinizde böyle bir rahatsızlıkla karşılaşırsanız;
-Her şeyden önce mutlaka doktorunuzla iletişime geçin. Kendisi sizi en doğru şekilde yönlendirecektir.
-Kesinlikle ishali ve kusmayı durdurmaya çalışmayın. Çünkü bunlar vücudun yabancı maddeleri uzaklaştırma mekanizmaları. Yani eski bildiklerimizin aksine lapa, haşlanmış patates, türk kahvesi-limon gibi ishal durdurucu besinler yemeyin.
-Olabildiğince bol sıvı tüketin, bol bol su için. Hem sindirim sistemini temizlemesi, hem de vücutta kaybedilen sıvının yerine konulması için son derece önemlidir.
-Yoğurt en güzel panzehir. Eğer kusmanız çok şiddetli değilse midenizin kabul ettiği ölçüde yoğurt yiyin ve ya ayran için. Çünkü yoğurt içeriğindeki iyi huylu bakterilerle sindirimin düzene girmesine yardımcı oluyor.
-Eğer içebiliyorsanız kaynatılmış nane-limon için. Herkes için içmek çok kolay değildir ama sonrasında bir tam kez kusma sağlayarak midenin boşalmasını ve rahatlamasını sağlar.
-Karnınıza sıcak su koymayın. Çünkü tam teşhis koyulmamış durumlarda sıcak su ters tepki verebilir. Ağrının sebebi bir enfeksiyonsa sıcak su uygulaması enfeksiyonun genişleyerek vücuda yayılmasına sebep olur. (Örneğin apandisit ağrılarında sıcak su uygulaması apandisin patlamasına neden olabilir)

Şimdi her şey yolunda, sağlığımız iyi..

Sevgiler;

Burcu

 

Ekemiş Anne Copyright © 2012 Design by Ipietoon Blogger Template