13. Hafta Biterken

Merhaba;

Evet 13.Haftamızı bitiriyor ve hamileliğimin 1/3 ünü geride bırakarak 2. Trimestere giriyorum. Bu hafta doktor kontrolümüz vardı. Doktorumuz ultrasonda bebişin ölçülerine baktı aslında daha çok bakmak için uğraştı :)
Bizim bebiş ultrason cihazı karıma değer değmez hareket ederek bize sırtını döndü. Ne kadar uğraştıysak yüzünü döndüremedik. Aslında cinsiyetini de görebileceğimizi söylemişti doktorumuz ama ne mümkün, profilden ancak ölçülerini alabildi. Vallahi ne yalan söyleyeyim ben de bu hafta öğrenmek istememiştim cinsiyetini. Çünkü 3. ayda görülen cinsiyet çoğu zaman 4. ayda değişebiliyor. En kesini 4. ayda öğrenmek. Neyse ki bizim bebiş de benimle aynı fikirde. Yani Coşkun'un hevesi başka bahara yani Nisan'a kaldı :)

13. Hafta Ultrason Resmi

İşte bu resim de taze düştü :) Doktorumuzun yakalayabildiği en iyi pozu. Geçen haftadan bu yana boyu neredeyse iki katına çıkmış. Şimdi 6,9 cm. En hızlı gelişme dönemiymiş bu haftalar. Ölçüleri normal sınırlarda, her şey olması gerektiği gibi. Bir de kan verdim ikili tarama testi için. İkili Tarama Testi diğer bir adıyla 11-14 Testi gebeliğin erken döneminde bazı kromozomal anomalilerin (Down Sendromu gibi) erken teşhisi için yapılan bir test. İki ayrı inceleme yapılıyor. Doktor ultrasonda bebeğin fetal ense kalınlığını ölçüyor. Sonrasında da anne kanında gebelik hormonu ve bazı proteinlerin seviyesine bakılıyor. Bu test bir kesin tanı yöntemi değil, risk oranlarının ve risk taşıyan bebeklerin değerlendirilmesini sağlayan bir araç. Yani bu test sonucuna göre uygulanacak kesin tanı yöntemlerinin belirlenmesi için önemli bir değerlendirme aracı. Testin sonucu yaklaşık bir hafta sonra çıkıyor. Ben de haftaya doktorumla görüşerek testin sonuçlarını öğreneceğim. Bir sonraki randevumuz da bir ay sonra.
Bununla birlikte sizinle paylaşmak istediğim diğer bir konu ise kullandığım Omega-3 takviyesi. Ben daha önceki yazımda da anlattığım gibi yurt dışından aldığım bir kompleks gebelik vitamini kullanıyorum. Ama bunun yanında balık yiyemediğim (balık kokusuna bile tahammülüm yok) için dışarıdan takviye olarak Omega-3 almam gerektiğini söylemişti doktorum. Ben de bilinen bir ilaç firmasının Omega-3 preparatını kullanmaya başlamıştım. Fakat ne zaman içsem beni bir kaşıntı tutuyor, sabaha kadar kaşınmaktan uyuyamıyorum.

GNC Krill Oil

Doktorumla bu durumu paylaştığımda bana bu durumun oluşabileceğini, bazen tabletlerin dışındaki jelatinin bile bu duruma sebep olabileceğini söyledi. Bana Krill Oil denilen başka bir ürün önerdi. Krill denilen ve Antarktika sularında yaşayan canlıdan elde edilen bu yağın balık yağına göre çok daha üstün ve doğal olduğu bilimsel çalışmalarla da kanıtlanmış. Doktorumun önerisi üzerine yanda resmini gördüğünüz ürünü aldım (piyasada birçok markanın ürünü mevcut, ben bildiğim ve güvendiğim bir marka olan GNC'nin ürününü aldım) ve kullanmaya başladım. Şimdilik hiçbir rahatsızlığım yok, kaşıntılarım da olmuyor. Tabi bir süre daha geçmesi gerek, bir değişiklik olursa sizleri de bilgilendireceğim.
Ayrıca kan demir değerim de biraz düştüğü için bir de demir takviyesi almaya başladım. Hamileliğin ikinci döneminde demir seviyesi düştüğü için genel olarak demir takviyesi öneriliyor. Ama eğer kan değerlerinizde bir düşüş yoksa kullanmamak en iyisi.
Bir hafta daha böyle bitti ve bir hafta daha yaklaştık mucize güne..
Bu hafta da benimle olduğunuz için teşekkürler..
Sevgiyle, heyecanla kalın..

Burcu

Merhaba 12. Hafta

11. Haftamızın son gününden hepinize merhaba;

Evet bugün 11. haftamızı bitiriyoruz ve 3. ayımın bitmesine son bir hafta kalıyor :) Her şey yolunda çok şükür. Hafta sonu biraz sıkıntılı geçti gerçi. Pazar sabaha karşı felaket bir boğaz ağrısıyla uyandım. Değil yutkunmak ağzımı kapatmak bile mümkün değil. Sağ olsun canım kocam hemen kalkıp ballı, karabiberli sıcak süt yapıp içirdi de biraz yumuşadı boğazım. Sonra mentollü krem sürüp sardım boğazımı ve bütün gün yataktan hiç çıkmadan dinlendim. Akşama doğru daha iyiydim, yatmadan önce yine sütümü içtim. Bir de biraz ada çayı ve ıhlamuru bir bardak suda 7 dk kaynattım ve soğuttum. Bununla gece yatmadan gargara yaptım. Bu gargara boğaz ağrılarında çok işe yarıyor.(aman dikkat! Ada çayı gebelik döneminde rahim kasılmalarını artırdığı için kesinlikle içilmesi önerilmiyor.) Sabah uyandığımda biraz daha iyiydi ama yine yutkunmak zor. Hemen kendime bir bitki çayı hazırladım. Evet hamilelik döneminde bitki çayları çok dikkatli kullanılmalı. Çünkü bitkilerin vücutta nasıl etkiler yaptığını çok iyi bilmek gerekiyor, sonuçta ilaçlar da bitkilerin bu etkilerinden faydalanılarak yapılıyor. Ben hamilelik döneminde zararlı olmadığını bildiğim, okuduğum bitkilerden ıhlamur, kuşburnu, bir adet karanfil, yarım tarçın çubuğu, bir kök zencefil ve elma  kabuğuyla bir çay hazırladım. Bu bitkileri kaynatmadan 7-8 dakika sıcak suda demledim, süzdüm ve içine bal ekleyerek bir bardak içtim. Bu arada bitki çayları konusunda bilinmesi gereken önemli bir bilgi de hangi bitki çayı olursa olsun asla günde 2 bardaktan fazla içilmemesi. Şimdi çok daha iyiyim. Umarım sonrasında tekrar kötüleşmez çünkü bu tip hastalıklar biraz inatçı oluyor. Tabi hamilelikte ilaç kullanımı da mümkün olmadığından doğal yollarla atlatabilmek önemli.

Dr. Kağan Kocatepe - Hamilelik Rehberi

Ama siz siz olun herhangi bir hastalık durumunda bir ilaç, bitkisel de olsa bir ürün kullanmadan önce doktorunuza mutlaka danışın. Çünkü her bünye her şeye aynı tepkiyi vermeyebilir. Ya da eskiden beri hep doğru bilinenlerin bugün yanlış olduğu kanıtlanmış olabilir. Yani sizin için en doğrusuna yine doktorunuz ve siz birlikte karar verirsiniz.
Benim size bugün hamileliğiniz süresince, öncesinde ve sonrasında başucunuzda bulunduracağınız bir kitap önerim var.  
Dr. Kağan Kocatepe'nin "9 Ay 10 Gün Hamilelik Rehberi" adlı kitabı. Bu kitapta aklınıza takılan her türlü sorunun yanıtını bulabileceğiniz gibi, gebeliğe hazırlık, hafta hafta gebelik, gebelik süresince görülen yakınma ve belirtiler, doktor kontrolleri ve incelemeler, doğum ve lohusalık dönemi gibi bir çok konuda bilgi sahibi olabilirsiniz. Ben hamileliğimi öğrendiğim zaman bana kaynak olabilecek bir kitap arayışındayken bulduğum bu kitaptan çok memnun kaldım. Sade ve anlaşılır bir dille yazılmış olması yanında en ince ayrıntılara bile yer verilmiş. Bu yüzden başka kaynak kitaba ihtiyaç kalmıyor. Eğer siz de başucunuzda bulunduracağınız bir kaynak arayışındaysanız benim size tavsiyemdir..
Bu yazımda da bana eşlik edenlere sevgilerimi gönderiyorum..
Sağlıkla ve heyecanla kalın :)

Burcu

10. Haftamız

Merhaba;

10. haftamızı geride bıraktık. Bu haftayı heyecanla bekledik çünkü bizim miniğin kalp atışlarını duyacağımız haftaydı bu hafta. Doktor randevumuza gün saydık. Ve sonunda o gün geldi. Ekranda gördüğümüz hızla hareket eden şeyin kalbi olduğunu bilmek bile bizi o kadar heyecanlandırdı ki..
Bütün gün Coşkun'la anlamsız anlamsız birbirimize bakıp gülümsedik. Daha şimdiden böyle oluyorsak nasıl geçecek onca ay dedik.

10. Hafta Ultrason Resmi

İşte bu resim de bizim miniğimizin 10 haftalık resmi :) Henüz boyu 3,9 cm ama bize yaşattığı mutluluk kocaman. Küçücük elleriyle yüzünü örtüyordu. Doktor karnımı biraz hareket ettirince o da hareketlendi, sonra yine yüzünü kapattı. İnsan gerçekten inanamıyor. Çok duygulandık çok :)
Bu arada tekrarlanan kan tahlillerimde karaciğer enzimlerim normal çıktı. Aslında iki hafta önce tekrar vitaminlerimi almaya başladım ama bu sefer farklı bir marka alıyorum. Ve aldığım bu vitaminler karaciğerimde bir sorun yaratmadığına göre devam edebilirim. Ayrıca bazen karnımda regl sancısına benzer ağrılarım oluyordu. Doktorum bunun rahim genişlemesine bağlı normal olarak oluştuğunu söyleyerek takviye magnezyum verdi. Aslında balık yemeyi çok seven ben hamileliğim sonrası başarısız geçen bir kaç balık tecrübesinden sonra balık yiyemediğime karar verdim. Bununla birlikte gerekli olan Omega-3 ü de yine dışarıdan takviye alıyorum. Aslında her şeyin en iyisi en doğal olanı, ben de ilk zamanlar takviye olarak değil doğal olarak almayı denedim ama balık konusunda başarılı olmadım. Tavsiyem hamileliğinizin ilk gününden itibaren daha önce sevdiğiniz sevmediğiniz sağlıklı besinlerin hepsini mutlaka deneyin. Çünkü bu dönemde alışkanlıklar değişiyor. Deneyerek en doğrusunu yine siz bulursunuz. Tabi mutlaka alınması gereken bazı besinleri ihmal etmemek lazım.
Örneğin Ceviz ilk haftalarda bebeğin sinir sistemi ve beyin gelişimi için çok faydalı. Aynı zamanda artan protein ihtiyacının büyük bölümünü yumurtadan almak mümkün. Kalsiyum için süt, yoğurt olmazsa olmazlardan. Her şeyin doğalını tüketmeye çalışın. Günümüz şartlarında zor olsa da gerçekten organik ürünlerden faydalanmaya çalışın. Unutmayın üzerinde her organik yazan ürün doğal değildir. Mutlaka etiketine bakın, organik üretim şartlarına uygun üretildiğini gösteren işareti arayın.
Bunun yanında toksoplazma riskine karşı çiğ etten, pişmemiş şarküteri ürünlerinden kesinlikle uzak durun. Ben mesleğim gereği çok fazla kediyle muhatap olduğum için (bu arada ben veteriner hekimim) toksoplazmaya bağışıklığım oluşmuştur diye düşünmeme rağmen yine de kesinlikle uzak duruyorum çiğ et ve benzerlerinden. Zaten doktorunuz ilk randevunuzda belli hastalık testlerini (toksoplazma, rubella vb) yaparak sizi yönlendirecektir.
10. haftamızı da böylece geride bıraktık ve bir hafta daha yaklaştık tanışma günümüze.
Bu hafta da yanımızda olanlara teşekkürler..
Sevgiler
Burcu

Ben ve Bizden Biraz..

Merhaba;

Sonunda ben de bir internet annesi olayım, blog açayım, tecrübelerimi, yaşadıklarımı, heyecanlarımı paylaşayım dedim.. Zaten şimdi açmazsam ne zaman açacaktım ki? Aslında hamileliğimi ilk öğrendiğimde yazmaya başlayacaktım ama riskli dönem geçmeden insan hep acaba diyor. Evet hayatımın en heyecanlı günlerini yaşıyorum şu aralar.. 11 haftalık hamileliğim süresince değişik duyguları aynı anda hissediyorum..
Hamileliğimi 5 haftasında öğrendim ve o gün 30 yıllık hayatımda yaşadığım hiç bir güne benzemiyordu. Günler geçtikçe anladım ki bu süreçte her gün ayrı bir deneyim, ayrı bir heyecan ve hiç bir gün diğeriyle aynı değil. İçimde günden güne büyüyen, can bulan bir varlıkla yaşamanın dayanılmaz hafifliği ve onu göreceğim güne aylar olmasının verdiğini dayanılmaz merak. Her doktor kontrolü bizim için ayrı bir sınav sanki.
Hamileliğimi önce evde yaptığım testle öğrendim, hemen sonrasında da kan testiyle test ettirip onaylattım :) Ve işte o andan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmadı.
İlk doktor muayenemiz biraz hayal kırıklığıyla sonuçlandı. Bize önerilen doktorun bize anlatıldığı gibi olmadığını 2 muayeneden sonra anlamış olduk. Biz o kadar heyecanlı ve bilgiye açtık ki doktorun ağzından çıkacak her kelimeyi ağzımız açık dinliyorduk. Ama ilk doktorumuz bize bir şey anlatmadan elimize tutuşturduğu internet sitesi adresiyle bizi gönderdi. Sonrasında karaciğer enzimlerimde oluşan bir yükselme sonucu doktorumuzu 2. kez görmeye gittik. Daha kan testlerinin sonuçlarını göremeden Coşkun'a (tanıştırayım çocuğumun babası, evimin direği :) ) eğer kan sonuçlarında karaciğer enzimleri çok yüksek çıkarsa gebeliğe son vermek zorunda kalacağını söylemiş! Ben muayene odasındaydım ve bu konuşmayı neyse ki duymadım. Kan sonuçları 4 saat sonra çıkacaktı ve o dört saatte Coşkun'un neden bu kadar durgun ve düşünceli olduğunu sonradan anladım. Aynı gün acil bir şekilde bir gastroenterolog ile görüştük. Bize bu yükselmenin korkulacak kadar tehlikeli olmadığını, bu duruma hamileliğimi bilmeden kullandığım grip ilaçlarının, hamilelik için kullandığım vitaminlerin vs yol açabileceğini, bir süre hiç bir şekilde ilaç ve vitamin kullanmamamı ve sonrasında kan testlerinin tekrarını yaptırmamı söyledi. Biz de içimiz biraz olsun rahatlayarak eve döndük. Bir hafta hiç bir ilaç ve vitamin kullanmadım ve yapılan kan testinde karaciğer enzimlerimin normal sınırlara düştüğünü gördük. Bir hafta sonra da halen gittiğim doktorumla tanıştım. İlk izlenimin, doktor hasta (aslında hasta yerine müstakbel anne baba demek daha doğru) ilişkisinin, kafandaki milyonlarca soruya yanıt alabilmenin ve karşında güleryüzlü bir insan bulabilmenin önemini işte o zaman daha iyi anladık.

6. Hafta Ultrason Resmi

Yanda gördüğünüz resim ise 6. hafta ultrason resmimiz. Şu nokta kadar görünen şey nasıl da hayatını değiştiriyor insanın :) İşte hamileliğimin 5. ve 6. haftasını böyle geçirdim.
Tabi ki erken dönem olsa da vücudumda bazı değişiklikler oluşmaya başladı. Benim en çok şikayetim göğüslerimdeki aşırı hassasiyet oldu ki gece uykumdan bile uyandıracak kadar rahatsız ediyordu. Gerçi hala aynı şikayetlerim var ama sanırım alıştım..
Benim en büyük sorunumsa hayatımın en yüksek kilosunda hamile kaldım. 66 kiloyla hamileliğime başladım, boyum 1,62cm. Yani ideal kilomdan 10 kg fazla! 11. haftamda 68 kiloya ulaştım. Şimdilik kilo alma durumunu iyi idare ediyorum, sınırlar dahilinde gidiyorum ama asıl önemli olan son aylar.
Benim kadar sağlıklı beslenme takıntısı hiç olmayan, aksine lezzet sağlıktan önce gelir mantığıyla yemek yiyen bir insanı hamilelik nasıl değiştirir onu da canlı canlı yaşadım. Hamileliğimi öğrendiğim ilk günden itibaren canım sebze istemeye başladı :) sütü ağzıma sürmezken sabah ilk işim bir bardak süt içmek oldu. Bunun yanında en büyük şansımsa hiç mide bulantısı sorunum olmadı. Böylece daha sağlıklı beslenebildim.
İşte 11 haftalık deneyimlerimden şimdilik aklıma gelenler böyle.. Zaman geçtikçe yeni tecrübeler eklenecek eskilerin üstüne ve hayatımızın mucizesiyle tanışacağımız güne biraz daha yaklaşacağız..
Bu bloğumun ilk yazısı, kısa kısa yaşadıklarımdan biraz bahsettim. Bundan sonraki yazılarım daha detaylı, daha konu odaklı olur sanırım.
Bu yolculukta bana eşik eden ve edecek olanlar hepinize sevgilerimi gönderiyorum..